Nöbetçi Eczaneler
Dostlarım bilir, gezip dolaşmayı, yeni kültürler tanımayı, tanıdığım yeni kültürlerin içinde kaybolmayı çok severim.
Bu sebeple fırsat buldukça seyahat ederim.
Ailemin İsveç’te yaşıyor oluşu seyahat şansımı bir hayli artırıyor.
Yıllardır hemen hemen bütün tatillerime ve tatil rotalarıma ortalama 2-3 gün önce karar veriyorum.
Yaz tatillerinde dahi sabah yola çıkıp, öğlen mola verdiğimde rezervasyon yaptırmışlığım oluyor.
Planlı yaşamıyorum hayatımı.
Spontane bir akış beni daha zinde tutuyor.
Bir hafta önce yine son dakika sayılacak bir kararla İsveç’e gittim.
Bu defa daha önce çok vakit geçirmediğim Malmö’ye biraz şans tanımak istedim.
Az önce bahsettiğim spontane yaşam alışkanlıklarımın tam tersi hakim İskandinav kültüründe.
Belki de bu yüzden pek bir seviyorum.
Elbette bu sevgimde havasının da etkisi bir hayli büyük.
Ben güneşli havalardan pek haz etmiyorum.
Hava ne kadar kapalı ve kasvetli olursa o kadar iyi hissediyorum kendimi.
*
İsveç’te kendimi pek bir huzurlu hissediyorum.
Nüfusu 10 milyon.
Neredeyse Türkiye kadar bir coğrafya.
Bu sebeple sokakta insan dahi görmüyorsunuz.
Bomboş sokaklar…
Arabalar sadece park halinde duruyor sanki.
Hoş hareket ettiklerinde de pek bir şey anlamıyorsunuz.
Kurallara en ince ayrıntısına kadar uyuyor.
Diyelim saat gecenin bir yarısı.
Şehir içi sayılacak bir bölgede araç kullanıyor bir İsveçli.
Örnek olsun mesela bizim D-100 yan yolda seyahat halinde…
Hız limiti 30 mu?
O zaman aracıyla 30 kilometre hızı geçmiyor.
Tek bir araç dahi tabelada yazan hız sınırını aşmıyor.
Hayatı o kadar ağırdan yaşıyorlar ki tarif etmem mümkün değil.
Döviz bürolarında para sayma makinesi yok mesela.
10 bin lira parayı masaya koyuyorsunuz, 45 dakika filan sürüyor karşılığı İsveç Kronu’nu almanız.
3 defa, tek tek sayıyorlar bütün banknotları.
Ve sıkılmıyorlar.
Bu yavaşlık hayatlarının bir parçası.
Araba kullanırken ağırlar, iş yaparken ağırlar.
Markettesiniz ve bir sıra var diyelim mesela.
Sırada 10 kişi var.
Ve sıra çok ağır ilerliyor.
Hiç kimse yeni bir kasa açılmasını talep etmiyor.
Öylece bekliyorlar.
*
Son olarak çok gamsızlar.
Oldukça olaysız yaşıyorlar.
Trafik kazası yok denecek kadar az.
Cinayet, yaralama gibi Kocaeli’de neredeyse her gün denk geldiğimiz olaylar onlar için yılın haberi kategorisinde.
Tek bir cinayet dahi ülke genelinde haftalarca manşet konusu oluyor.
*
Yemyeşil bir coğrafyası var.
Malum Türkiye kadar dedim, 10 milyon nüfus dedim…
Betona boğmaya fırsatları yok.
Kafanızı nereye çevirseniz orman, biraz dikkatli baksanız alaca bir geyik var.
Her mahallede neredeyse göl var.
Göl olmayan mahallelere vakti zamanında yapay göller inşa etmişler.
Orman ve su başında huzur buluyorlar.
*
İşte bu bahsettiğim ortamda arada bir de olsa bilgisayar başına geçip Kocaeli’de neler olup bitiyor bir bakma ihtiyacı hissettim.
Meslek hastalık olmuş.
İnsanca değil evet ama bunca güzellik ve aradığım ortama kavuş olmama rağmen açıp haber sitelerini tek tek okudum.
Sadece bir haftada, İsveç’in birkaç yıllık haber ihtiyacını tükettik yine.
Tahir Büyükakın’ın Ekrem İmamoğlu’na “Ahmak” demesiyle başlanan hafta içerisinde Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Tüpraş’ta patlama meydan geldi.
Sadece bir hafta tatildeydim, neler oldu Kocaeli’de diye düşünerek dün döndüm geri.
Bugün sabah erken kalktım.
Tatil yaradı, enerjimi toplamışım.
Yolda hanımı gezdirdim, hasret giderdim filan derken 7 gibi kahvemi demleyip bilgisayarın başına oturdum.
Tam tarihiydi bir kontrol edeyim dedim ki Sayıştay raporları açıklanmış.
Bu saate kadar tek tek yüzlerce sayfa rapor okudum.
Kocaeli’de dedikodu üretmekten başka işlerde yapıldığını bugün Bağımsız Kocaeli’de bir kez daha gördünüz.
Haber üretmek emek işi.
Bir haftada topladığım bütün enerjiyi bugün tükettim adeta.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İSU, İzmit Belediyesi, Körfez Belediyesi, Gebze Belediyesi hakkındaki bütün bulguları Bağımsız Kocaeli’de gün boyu okudunuz.
Yaklaşık 50 ayrı içerik girdik sadece Sayıştay raporlarından.
*
En çok okunan biz değiliz belki.
En çok tıklanan, en çok tartışılan değiliz.
Ancak haber nedir, nasıl yazılır biliriz.
Haber için emek veririz.
Bugün de emek isteyen günlerden biriydi.
Çalıp, kopyalayanları bir kenara bırakırsanız bugün Kocaeli’de farklı bireyler okuduğunuz ender gazetelerden biri olduğumuzu bilmiyorum.
Size sunulmayanı, sizden saklananı göstermek için, sizi yönlendirmek isteyenler inat, Bağımsız Kocaeli sadece haber üretmeye devam edecek.
Raporlarda yer alan bütün haberler aşağıdaki linkte yer alıyor.
Keyifli okumalar…
YORUMLAR