Yok canım Milli Eğitim’den bahsetmiyorum.
Yolsuzluk konusunda yoğun bir haftayı geride bıraktığımızı düşünüyorum.
Tane tane anlattım.
Yolsuzluk nedir, nasıl yapılır iyice anlamamış olabilirsiniz.
O sebeple çok büyük bir yolsuzluk dosyasından bahsedeceğim sizlere yeniden.
İçinde kimler kimler yok ki…
Çok büyük işadamları, patronlar var.
Bu sebeple hiçbir milletvekilinden bu yolsuzluğu çıkıp konuşmasını beklemeyin.
TBMM kürsüsünden bu yolsuzluğu soran, eden olmayacak.
Çünkü yolsuzluğun odağında KOSBAŞ var.
KOSBAŞ’ın başında hem Ak Parti’nin hem CHP’lilerin prensi Ayhan Zeytinoğlu var.
*
Zeytinoğlu’nun ABD vatandaşı olduğunu, ABD pasaportu taşıdığını filan zaten herkes biliyor.
Bunu gündeme getirmenin anlamı yok.
Texas plakalı lüks cipini de sağır sultan duydu.
Villasındaki havuzu hazine arazisine inşa etmesini filan da duymayan kalmadı.
Bize ne başkanın pasaportundan, cipinden, denize sıfır villasındaki havuzundan…
Bizim derdimiz yolsuzluklar, usulsüzlükler, hiç edilen milyonlarca dolar!
*
Sözde sosyal demokrat Ayhan Zeytinoğlu ve 2001 yılında yaşananlar çok önemli.
Tam 23 yıldır hiç süregelen ve hiç kimsenin müdahale etmediği çok büyük bir yolsuzluk bu.
Üstelik tespit edilmiş bir yolsuzluk.
Hem de Sayıştay tarafından…
*
Anlatacaklarım yerli ve yabancı yatırımcıları bölgeye kazandırmak, dış ticareti arttırmak, kaliteli, verimli, süratli ve etkili bir yönetim anlayışıyla hizmet vermek amacıyla Bakanlar Kurulu Kararıyla 30 yıllığına serbest bölge işletmesi verilen Kocaeli Serbest Bölge A.Ş.’yle ilgili…
23 senedir devlete taahhüt ettiklerini neden yapmıyorlar onu soralım öncelikle…
– 2001 yılında KOSBAŞ’a serbest bölge verildiğinde inşa etmeyi taahhüt ettiğiniz depolar ve taşınmazlar vardı. Bunları neden 23 senedir inşa etmediniz?
– Bu depolar inşa edilmediği için yatırımcılar mağdur olmuyor mu?
*
Sonra devam edelim.
Asıl soruyu şimdi soralım.
– Yatırımcılardan haksız yere topladığınız 52 milyon doların 15 milyon dolarını kendi cebinizden yapmanız gereken zemin ıslah işleri için harcadığınızı biliyoruz. Peki geriye kalan 37 milyon dolar nerede?
Bugünün kuru ile 1 milyar TL’den fazla bir paradan bahsediyoruz.
Ne kadar büyük bir rakam değil mi?
Gelin size 37 milyon doların hikayesini anlatayım…
*
Bu konu bana vahiy gelmedi öncelikle onu diyeyim.
2018 yılında Sayıştay bir rapor yayınladı.
Ben de o raporu okudum ve haberleştirdim.
KOSBAŞ devlet ile arasındaki serbest bölge işletme sözleşmesine aykırı olarak yatırımcılardan zemin ıslah ve altyapı katılım bedeli topluyor.
Bir nevi HARAÇ kesiyor.
Altyapı ve zemin ıslahı yapmak 2001 yılında imzalanan sözleşme gereği KOSBAŞ’ın görevi çünkü.
Bu görev karşılığında kiralardan bir pay zaten alıyor.
İşletme geliri aslında bu görevinin karşılığı.
Lokantayı filan da çalıştırıyorlar serbest bölge içerisinde.
Muazzam bir gelir var.
Ancak bu gelir yetmiyor KOSBAŞ’ın yöneticilerine.
Dedim ya bir nevi haraç olarak “Zemin ıslah/altyapı katılım bedeli” adı altında toplam 52 milyon 552 bin dolar topluyorlar.
Allah’tan biraz insafları var.
Topladıkları bu paranın 15 milyon 16 bin dolarlık kısmını dolgu ve zemin ıslah gideri olarak harcıyorlar.
Geriye kalan 37 milyon doları ise firma ortakları kâr payı olarak dağıtıyor.
1 milyar TL’yi kendi aralarında iç ediyorlar yani.
Sayıştay denetçileri diyor ki:
KOSBAŞ’ın zemin ıslah bedeli talebinin potansiyel yatırımcılar tarafından önemli bir maliyet kalemi olarak görüldüğü,
yatırım konusunda çekimser kalındığı,
KOSBAŞ ile Bakanlık arasında imzalanan B.K.İ. Sözleşmesinin “sözleşmenin feshi” seçeneğinin değerlendirilmesi gerektiği,
Kocaeli Serbest Bölgesinde faaliyette bulunan kullanıcıların hak ve menfaatlerinin korunmadığı yönündeki değerlendirmemiz devam etmektedir.
*
Yani işin özünde Satıştay diyor ki KOSBAŞ ile Kocaeli Serbest Bölge işletme sözleşmesini feshedin.
Fakat bu fesih öyle kolay olacak iş değil.
Neden mi?
KOSBAŞ’ın yönetici ortaklarına bakınca anlarsınız.
Kimdir KOSBAŞ’ın şirket ortakları?
Elbette yönetim kurulu başkanı da olan KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu…
Özka Lastik’in de sahibi olan İrfan Kanık.
İrfan bey burada İlka Plastik Ambalaj şirketi adına bulunuyor.
Sabancı’ların şirketi olan Enerjisa Enerji Üretim A.Ş. adına Yusuf İlimsever.
Diler Demir Çelik Endüstri ve Ticaret A.Ş. adına Seçkin Çiçek.
Yücel Boru ve Profil Endüstri A.Ş. adına Şaban Kemal Saraç.
Kibar Holding A.Ş. adına Haluk Kayabaşı.
Müpa Tarım ve Gıda Sanayi A.Ş. adına Bora Ergene.
Sotes Turizm Yatırım A.Ş. adına Ahmet Bayraktar.
Kocaeli Sanayi Odası adına Hasan Tahsin Tuğrul.
Yönetim kurulu şampiyonlar ligi olunca kimse dokunamıyor KOSBAŞ’a tabi.
*
KOSBAŞ konusunda bu kent dut yemiş bülbüle dönmüş.
Dokunanın eli yanıyor.
Kimse bahsetmiyor.
Herkes korkuyor.
Nasıl korkmasınlar?
İki sene önce bu konuları gündeme getirdiğimde 500 bin liralık tazminat davası açtılar.
Kaybettiler ama olsun.
Mahkeme yüzü görmemiş bir gazeteciye böyle bir dava açsalar korkutup kaçırırlardı.
Biz artık a dediğimizde mahkemeye koşanlar karşısında kaşarlandık.
Eğer gazeteciyseniz ve mesleğinizi iyi yapıyorsanız mahkeme kapılarında sürünmeniz de bir görev.
Bu devirde ne yazsanız muhatabı hemen mahkemeye koşuyor.
Sanıyor ki gerçek gazeteciler davalardan korkar, yazmaktan imtina eder.
Yanılıyorlar.
*
KOSBAŞ’ın 37 milyon dolarlık vurgunu, taahhüt ettiği sözleri yerine getirmemesi filan bugünkü anlayışla çözülebilecek işler değil.
Ben tarihe not düşeyim diye yazıyorum.
Şimdi geleyim bana açılan davalara…
Bu 37 milyon doların nerede olduğunu sorduğum için KOSBAŞ yönetim kurulu apar topar Sulh Ceza Hakimliği’ne koştu.
37 milyon doların nasıl kar payı olarak dağıtıldığının hesabını vermek yerine ilgili haberlere erişim engeli kararı aldırdı.
Yetmedi, benim hakkımda 500 bin TL’lik tazminat davası açtı.
Haberlere erişim engeli de kesmedi, Bağımsız Kocaeli’nin yayınlarının tamamen durdurulmasını talep etti.
Erişim engeli istiyorum diye adliye koridorunda bağırsanız sulh cezadan kararı alıyorsunuz zaten.
Fakat diğer iki talep hukukun hala bu ülkede var olduğunu gösterdi.
Tazminat davasını kaybettiler, Bağımsız Kocaeli ise halen yayın hayatına devam ediyor.
37 milyon dolarlık vurgunla ilgili ise en ufak bir gelişme yok.
Sayıştay’ın tespitleri raporlarda duruyor.
Kocaeli tarihinin en büyük yolsuzluğu, iç edilen 37 milyon dolar bir şehir efsanesi olarak kentin koridorlarında geziyor.
Kimse elini taşın altına koymak istemiyor.
Ben hariç.
Varsa yüreği olan, yanıma gelsin, yolsuzluğa karşı çıksın, dik dursun.
Sana helal olsun Uğur ne bunda nede mesamds ne kent konseyi yedep projede bunların üzerine giden çıkmadı hatta konuyu bırakın yazmayı konuşmayı dahi korkanlar var yolsuzlukla tarihi zirvede ülke ve Kocaeli yazıklar olsun bunlara küfre ihtiyaç var çok yerde paraya göre güç güce göre Adalet var
Bence bu yazı Bakan Mehmet Şimşek’e ulaştırılmalı. Bu yazı bir ihbardır. İncelenmeli.
Helal olsun sana cesur insan