Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Kocaeli Kongre Merkezinde gerçekleştirilen sempozyumda iş dünyası ve yargı temsilcileriyle bir araya geldi. Kocaeli’deki programda CHP’ye kayyım atanacağına ilişkin iddialara değinirken, Can Atalay’a dair de açıklamada bulundu. Kocaeli’deki programda genel afla ilgili de konuşan Tunç, herhangi bir affın söz konusu olmadığını söyledi.

YOĞUN KATILIM

Adalet Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen Yargı ve İş Dünyası Sempozyumu Kocaeli Sanayi Odası ve Ticaret Odasının ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Kocaeli Kongre Merkezinde düzenlenen programa siyaset, bürokrasi ve iş dünyasından yoğun katılım oldu.

İzmit’teki programda Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra Yargıtay Birinci Başkanvekili Adem Albayrak, Vali İlhami Aktaş, AK Parti Milletvekili Prof. Dr. Sadettin Hülagü, Veysel Tipioğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, KOÜ Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, Kocaeli ve çevre illerin Cumhuriyet Başsavcıları ile Adalet Komisyonu Başkanları ile çok sayıda hukukçu yer aldı.

YILMAZ TUNÇ BİRÇOK KONUYA DEĞİNDİ

Kocaeli Kongre Merkezindeki programda konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç birçok konuya değindi. TBMM’de yaşanan Can Atalay gelişmesine, CHP’deki kayyım iddialarına ve TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in durumuna ilişkin konuşan Tunç, ceza infaz düzenlemesi hakkında da açıklama yaptı.

DEM PARTİ GÖRÜŞMESİ ERTELENDİ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un açıklamaları şöyle: “İstanbul Milletvekili Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’in rahatsızlığı hepimizi derinden üzdü, geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. İnşallah sağlığına bir an önce kavuşur.

Biz aslında yarın için, saat 14:00’te DEM Parti heyetiyle randevulaşmıştık. Terörsüz Türkiye süreci kapsamında ifade edecekleri hususlar vardı, bunları bizimle paylaşacaklardı. Süreyya Bey’in rahatsızlığı nedeniyle ertelemek zorunda kaldık. Tüm odaklandığımız nokta Sırrı Süreyya Önder’in sağlığına kavuşması, bütün temennimiz duamız bu.

Kendisi gerçekten uzlaşmacı kişiliğiyle bu sürece önemli katkılar veriyordu, Terörsüz Türkiye’ye inanan kişilerdendi. Bir takım çalışmalar başlatmışlardı, heyetiyle beraber yarın için buluşacaktık ve hususları dinleyecektik.

Yarın olsaydı neler gündeme gelecekti;

Elbette ki görüşme sırasında neleri ifade edeceklerini şu anda söylememiz mümkün değil. Ama öncesinde özellikle cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin şartlarıyla ilgili olarak birtakım talepleri oluyordu zaman zaman. Bunlar özellikle mevzuat, kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde zaten yapılıyordu.

Özellikle hasta tutuklu ve hükümlülerle ilgili ve infaz şartlarıyla ilgili bir takım taleplerde bulunmuşlardı. Onlarla ilgili yapılan çalışmaları o görüşmede değerlendirebilirdik.

YARGI PAKETİ AÇIKLAMASI

10.Yargı Paketi olarak kamuoyunda biliniyor ama Yeni Yargı Reformu Strateji belgemizin de ilk paketi olacak. Yargı Reformu Strateji belgemizde 264 hedef var belirlediğimiz. Bunları belirli bir takvime bağlamış durumdayız. Bu uygulama takvimi gereğince yasal düzenleme gerektiren hususları teknik çalışmaları biz milletvekillerimize arz edeceğiz.

Bu reform belgemizin ilk paketi olacak ceza adaleti ile ilgili. Ceza adaleti dediğimiz zaman sadece infaz aşaması değil, soruşturma aşaması; yani delillerin toplanma aşaması, kovuşturma aşaması; yargılama dediğimiz kısım ve sonrasında infaz aşaması. Bu 3 aşamanın da tek amacı ceza adaletini sağlamak, toplumu suçtan korumak. Dolayısıyla yargı paketimizde hem soruşturma, hem infaz hem de kovuşturma aşamasıyla ilgili bazı düzenlemeler olacak. Şu anda teknik çalışmalar devam ediyor. Burada kanun yapma yetkisi milletvekillerimizin. Onlar bu paketi ekleyebilecekleri hususlar olabilir, takdir Meclis’imizin. Özellikle kamuoyuna yansıyan bazı düzenlemeler var; trafik suçlarıyla ilgili İçişleri Bakanlığımızın idari para cezalarıyla caydırıcılıkla ilgili çalışma var ama trafik suçlarında düzenlenmesi gereken hususlar var. Özellikle maganda, şehir eşkıyası dediğimiz; silah kullanılması gibi birçok husus pakette yer alacak.

“HERHANGİ BİR AF SÖZ KONUSU DEĞİL”

Kamuoyunda af olarak değerlendirilen husus yanlış anlaşılma. Herhangi af söz konusu değil, gündemimiz söz konusu değil. Düzenlemeler cezaevindeki şartlarla ilgili. Belli yaşın üstündeki hükümlülerle ilgili bazı hususlar var. 55 bin kişinin affedileceği yönündeki iddia doğru değil.

CHP’YE KAYYIM ATANACAĞI İDDİALARI DOĞRU DEĞİL

CHP’nin kurultayına yönelik itirazlar yine CHP delegeleri tarafından yapıldı. Soruşturma devam ediyor. Delil toplama süreci var. İddia edildiği gibi menfaat sağlandığını araştıracak olan mahkemelerimizdir. Ama dezenformasyon amaçlı paylaşımlar oldu. Bunlar doğru değil. Hakim ve savcıların ne yapacağını sosyal medyadaki kişilere bağlı değil. Yargı bunu onlara da söylemez. Bu söylemler doğru değil. Halkı tedirgin edebilir, ekonomiye zarar verebilir. Yargı kendi mecrasında işini sürdürüyor.

CAN ATALAY KONUSUNA DEĞİNDİ

AYM kararının sonuç kısmıyla ilgili okuması, Grup Başkanvekilimiz tarafından değerlendirildi. Meclis’in çalışma düzeni bellidir. Meclis içtüzük çerçevesinde yürütülür. Bu kuralın dışına çıkarak farklı çalışmalar içerisine girmek Meclis’in saygınlığına da gölge düşüren hususlardır. Zaten Meclis Başkanımız da gerekli cevabı vermiştir. AYM kararı ve Yargıtay kararı ortadadır. Tabi, yerel mahkemenin ve Yargıtay’ın verdiği karar Meclis tarafından okunmuştur. Yeniden yargılama söz konusu olmadığı için kesin hüküm devam etmektedir. AYM kararının orada okunması sonuca etkili bir durum değildir. Meclis Başkanvekili Sayın Sırrı Süreyya Önder’in rahatsızlığı nedeniyle Meclis’te milletvekillerinin çoğunluğunun orada bulunmadığı bir ortamda böyle bir çaba içerisine girilmesi çok şık olmamıştır.