Nöbetçi Eczaneler
Son günlerde artan sebze fiyatlarına karşı iktidar önlem olarak tanzim satış noktaları oluşturdu. Ankara ve İstanbul’daki tanzim satış noktalarında pazar fiyatlarından ucuza ürün satışı yapılıyor. Kocaeli Pazarcılar Odası Başkanı Ahmet Serim artan sebze fiyatları ve tanzim satış noktalarıyla ilgili konuştu. Sebzelerin mevsiminde tüketilmediği için mevsim haricinde yüksek fiyatlara alıcı bulduğunu ifade eden Serim, çiftçiliğe gerekli önem verilmemesi nedeniyle yakında parayla bile olsa sebze, meyve satın alınamayacağını belirtti.
DOMATESİ BEKLETEMEZSİN
Ahmet Serim açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Meyve ve sebzeciliği en iyi pazarcı esnafı yapar. Haliyle kurulan Tanzim Satış noktalarının uzun soluklu olacağına inanmıyorum. Ben bu işe 40 yılını mı verdim. Fakat yine de öğreneceğim çok şey var. Kabzımal, üreticiye 10’uncu ayda ödeme yapmaya başlar. Aylar öncesinden mahsulü satın alır ve yetişmesini bekler. Ürün az olursa pahalı, çok olursa ucuz olur. Komisyoncunun fiyatı yükseltme tasarrufu olmaz. Bir domatesin ömrü belli, bunun fiyatını yüksek tutabilir misiniz? Domatesi değer kazanması için bekletemezsiniz.
FİYATLAR YÜKSELECEK
Akdeniz’deki ağır kış şartları nedeniyle fiyatlar yüksek. Kışın patlıcan ve biber yemeyin. İlle de yiyecekseniz yaz aylarından hazırlayın. Pazarcıyım, ama patlıcan, biber, araka, bezelye ve taze fasulyeyi yaz aylarında konserve yapıp kışın tüketiyoruz. Eskiden sebzeyi 5’nci aydan itibaren satabilirdik. Ürün ancak o zaman yetişirdi. Şimdi 12 ay boyunca her şey var. Kışın ortasında domates, salatalık, patlıcan bulabiliyorsanız, fiyatına da katlanacaksınız.
İZMİT OVASI SANAYİ MERKEZİ OLDU
Sera ürünleri bebek gibidir. En ufak olumsuzluktan etkilenir. Antalya’daki seralar kötü hava koşullarından etkilendi. Kocaeli kendi kendine yeten bir şehirdi. İzmit Ovası hem bize hem de İstanbul’a yetiyordu. Fakat burası şimdi ise sanayinin merkezi haline döndü. Bugün yaşanan sorunlar uygulanan yanlış tarım politikaları nedeniyle ortaya çıktı. Türkiye’nin en iyi topraklarından biri Kullar Ovası idi. Burası Kandıra’dan bile daha verimli toprağa sahipti. Buradan Ankara’ya her gün 10 kamyon kıvırcık giderdi, şimdi yılda bir kamyon kıvırcık çıkmaz.
KİMSE ÇOCUĞUNUN ÇİFTÇİ OLMASINI İSTEMİYOR
Aç kalmak istemiyorsak çiftçiliğin bir meslek olduğunu anlamamız lazım. Bugün kim çocuğunun çiftçi olmasını istiyor? Hiç kimse… Ama patlıcanı 15 liradan alınca bağırıyoruz. Bence parayla bile olsa sebze bulduğumuza dua edelim. Kandıralı bir genç belediyeye asgari ücretle işe girmek istiyor. Halbuki 2 tosun büyütse, bir yılda 40 bin lira kazanacak. Çiftçilik yapsa da keza aynı oranda kazanır. Ama gidip asgari ücretle çalışmak istiyor. Kandıra topraklarının 4’te 3’ünde ürün yetiştirilmiyor. Köylerde topraktan altın fışkırıyor, bunu artık görmemiz gerekiyor.
BOLSA UCUZ, AZSA PAHALI
Cumhurbaşkanımızı galiba birileri yanlış yönlendiriyor. Bu hafta Ankara’ya gideceğiz ve federasyon olarak Cumhurbaşkanımızla görüşüp durumu anlatacağız. Ardından kendi aramızda da bir toplantı yaparak son sürecin nasıl atlatacağımızı konuşacağız. Bu durumu bir zincir olarak düşünmeliyiz. Zincirlerden biri koparsa tüm proses dağılır. Sebzeciliği Allah’tan başkası endeksleyemez ne belediye başkanları, ne bakan yapamaz. Hava iyi ise ürün iyi alınır, kötüyse ürün yetişmez. Ürün bolsa ucuza yeriz, ürün azsa pahalıya.”