Türkiye’nin en büyük kitap fuarlarından birisi olan Kocaeli Kitap Fuarı 5 Ekim’de kapılarını açtı. Birbirinden farklı birçok yazar ile okuyucu bir araya getiren fuarda 562 bin lira değerindeki kol saatiyle kamuoyunda uzun süre gündem olan AK Parti Manisa Milletvekili Bahadır Yenişehirlioğlu da Kocaeli’deki vatandaşlarla bir araya geldi. Rolex marka saatiyle gündem olan Yenişehirlioğlu, “Her gün milyonlarla insan kendine yalan söylüyor. İçimizde başka başka kişiler, binlerce biz var” açıklamasında bulundu.
“KEŞKE BİZ DE ROLEX TAKABİLSEK”
AK Parti Manisa Milletvekili Bahadır Yenişehirlioğlu TBMM’de misafirlerini ağırlamış ve fotoğraf çektirmişti. Yenişehirlioğu’nun misafirleriyle çektirdiği fotoğrafta kolundaki saat gündem olmuştu. 2024 yılının nisan ayında yaşanan gelişmede söz konusu fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşan Yenişehirlioğlu’na takipçileri tepki göstermiş, “Keşke biz de Rolex takıp, ıstakoz yiyebilsek. Dişin bile kaplama, milletin ağzında diş yok” yorumunda bulunmuştu.
“ALIN TERİMLE ALDIM”
AK Partili Yenişehirlioğlu fotoğrafa gelen yorumların ardından gönderisini silmiş daha sonra yeniden paylaşmıştı. Paylaşımını silme sebebini de; “Arkamda yer alan değerli Ispartalı partililerize yönelik hakaretler ve küfürlerden dolayıdır” açıklamasında bulunmuştu. Yenişehirlioğlu aynı paylaşımında kolundaki saati alın teriyle aldığını ve takmaya devam edeceğini söylemişti.
KİTAP FUARINDA KONUŞTU
Pahalı saatiyle gündeme gelen Yenişehirlioğlu, Kocaeli’de düzenlenen 14. Kocaeli Kitap Fuarı’na katıldı ve “Duvarları Yıkmak” konulu söyleşide konuştu. Kocaeli Kitap Fuarı’nın kendisi için çok önemli olduğunu ve burada bulunmaktan mutluluk duyduğunu dile getiren Yenişehirlioğlu, konuşmasında sosyal medya ile tanışmamızla birlikte değişen gerçekliklerimize dikkat çekti.
“İNSANLAR KENDİSİNE YALAN SÖYLÜYOR”
Sosyal medyada insanların mecazi anlamda birçok maske taktığını söyleyen Yenişehirlioğlu, “Her gün milyonlarla insan kendine yalan söylüyor. İçimizde başka başka kişiler, binlerce biz var. Her gün farklı bir renkte, başka bir maske takıyoruz.1997 yılında profil yaratma ve diğer kullanıcılarla iletişim kurma imkanı sağlayan sosyal medya hayatımıza girdi. Dünyamızı değiştirmeye namzet bu projenin bugün geldiği nokta kontrolsüz bir ilerleyişten başka bir şey değil. Maskeler taktık, sonra o maskelerin kölesi olduk” ifadelerini kullandı.
“MASKELERİN KÖLESİ OLDUK”
Kocaeli Kitap Fuarı’nın kendisi için çok önemli olduğunu ve burada bulunmaktan mutluluk duyduğunu dile getiren Yenişehirlioğlu, konuşmasında sosyal medya ile tanışmamızla birlikte değişen gerçekliklerimize dikkat çekti. Sosyal medyada insanların mecazi anlamda birçok maske taktığını söyleyen Yenişehirlioğlu, “Her gün milyonlarla insan kendine yalan söylüyor. İçimizde başka başka kişiler, binlerce biz var. Her gün farklı bir renkte, başka bir maske takıyoruz.1997 yılında profil yaratma ve diğer kullanıcılarla iletişim kurma imkanı sağlayan sosyal medya hayatımıza girdi. Dünyamızı değiştirmeye namzet bu projenin bugün geldiği nokta kontrolsüz bir ilerleyişten başka bir şey değil. Maskeler taktık, sonra o maskelerin kölesi olduk” ifadelerini kullandı.
“SOSYAL MEDYA BİZİ KULLANAN EFENDİ HALİNE DÖNÜŞTÜ”
Sosyal medyada ve günlük hayatımızda seçtiğimiz maskelerin imaj kaygısına dönüştüğünü söyleyen Yenişehirlioğlu, “Ruhumuz sıkışıyorken, dışımız maskemizin renkleri oldu. Her gün, her an mutlu ve zengin olduk. Mesela bunun ne kadar tehlikeli olduğunu farkında mıyız? Uluslararası maskeli siber saldırılar, zorbalıklar başladı. Dünya devletleri bu mecrada teknoloji maskesi adı alında parmak izlerimizi elimizden almadılar mı? Sosyal medya bizi kullanan bir efendi haline dönüştü. Bize gündem adı altında verileri kullanmayı dikte edip popülerlik ve gündemde kalmayı hedefledi. Şöyle tahayyül edin sosyal medyada gündemi belirleyenlerin ayak izlerine basarak ilerleyenler bu sayede huzura kavuşacaklarını zannediyorlar. Çünkü bir süre sonra benliğimizi maskelerin ardında saklamak bizim tercihimize dönüşüyor. O maskenin ardından saklanan karanlığımız maalesef gerçeğimiz oluyor” şeklinde konuştu.
“SAMİMİ DUYGULARIN İPİNE ASILMAK ZORUNDAYIZ”
Hiç görmediğimiz insanlar tarafından onaylanma ihtiyacının tüm insani duyguları yok ettiğini anlatan Yenişehirlioğlu, günümüzde gündemi yakalamanın, popüler olanın peşinden gitmenin acı ve mutluluk gibi duygulardan daha önemli olduğunu dile getirdi. Bu yozlaşma ve sahteliğin bir süre sonra hayatımızın bir parçası haline geldiğini aktaran Yenişehirlioğlu, “Maskeleme ruhumuzun yüzüne işliyor. Dokunuyoruz ama asla hissetmiyoruz. Ağlıyoruz ama acı çekmiyoruz. Gülüyoruz ama mutluluğu bilmiyoruz. Beğeniyoruz ama sevgiyi hissetmiyoruz. Burada niyet ne üzüm yemek ne de bağcı dövmek. Asıl amaç yenen üzümün tadını almak, gerekirse dayak yiyen bağcının acısını hissetmek. Riya kuyusundan kurtulmak için samimi duyguların ipine sarılmak zorundayız” diye konuştuk.
“MASKELERDEN ÖLMEDEN ÖNCE ÖLEREK KURTULABİLİRİZ”
Bir toplumun karşı karşıya kaldığı en şiddetli depremlerden bir tanesinin takındığımız maskeler ve yapaylık olduğunu dile getiren Yenişehirlioğlu, maskelerden kurtulmanın yollarını şu şekilde anlattı: “Kullandığımız maskeler zamanla yüzüme yapışıyor. Her şeyin hakiki olduğu diyarlara korkakça yürüyoruz. Savunmasızız. Dünyayı maskelerden ibaret sanıyoruz. Bu maskelerden ancak ölmeden önce ölerek kurtulabiliriz. Zihin ve kalpteki maskeleri kaldırarak kurtulabiliriz. Aynaya bakarken gözlerimizi kaçırmadığımızda, yüzümüzdeki son maskeyle dirileceğimizi hatırladığımızda kurtuluruz. Herkesin bizden emin olduğunu bilerek bir hayat sürerek kurtuluruz. Sakın kendinize haksızlık yapmayın. O maskelerin ardında biricik bir insan var. Ruhu iyilikle bezenmiş bir insan. Hadi maskeyi çıkarıp atalım. Mimiklerimizi özgürleştirelim. Duygusuz bir geleceği reddedelim.”