Gençlik mezbahası: Saadet!

Siyaset son günlerde çok hareketli.

Yeni siyasi partiler kuruluyor.

Yıllar boyunca AKP içerisinde siyaset yapan, bugün ülkenin içinde bulunduğu durumun tamamından sorumlu olan kimseler bizi AKP’den kurtaracaklarını iddia ederek yola çıkıyor.

31 Mart seçimlerinin ardından kundaktaki bebek bile Ankara ve İstanbul gibi iki büyükşehiri kaybeden AKP’de bir kan kaybı olduğunun farkında.

31 Mart seçimleri ilk defa topluma AKP’nin seçim kaybedebileceğini gösterdi.

“Hile yaparlar”, “Oy çalarlar”, “Asla seçim kaybetmezler” cümleleri tarihte kaldı.

Seçim bir şekliyle İstanbul’da tekrar edildi.

Aradaki oy farkı neredeyse 70 kat arttı.

*

AKP güç kaybediyor.

Eski AKP’liler, “AKP artık kötü” diyerek Gelecek Partisi gibi yeni siyasi partileri kurarak vatandaşa “umut” olmak için yola çıkıyor.

Peki ama “köklü” siyasi partiler ne yapıyor?

CHP’de bir gençleşme söz konusu.

İyi Parti de dinamik bir ekiple ilerliyor.

Resmi olmasa da partiler arasındaki ittifak vatandaşa umut veriyor.

*

Gençleşmenin önemi, gençlere hitap etmeden seçim alınamayacağı artık herkesçe malum.

Gençleri önemsemeyen, gençleşmeyen sınıfta kalıyor.

CHP ve İyi Parti’deki hareketlilik malum.

Peki ama Saadet Partisi ne yapıyor?

Temel Karamollaoğlu göreve geldikten sonra partideki bütün teamülleri bir kenara bıraktı.

Gençler için siyaset yapmaya başladı.

Bembeyaz saçları, bembeyaz sakalı ile hayatımıza “Şirin Baba” gibi girdi.

Ona bakan hiç kimse Milli Görüş’ün geçmişte öcü olarak görülen yapısını görmedi.

O gençler için siyaset yapacağını herkese gösterdi.

Saadet Partisi yeni dönemde sosyal medya hesaplarını aktif kullanmaya başladı.

Hazırladıkları videolarla, kollarını sıvayan genel başkan Karamollaoğlu’nun enerjik basın açıklamalarıyla, usta siyasi dili ile Saadet Partisi sıkça adından söz ettirmeye başladı.

*

Saadet Partisi’nin bu aktif ve gençlere yönelik siyaset anlayışı Cihangir İslam’ı milletvekili olarak TBMM’ye taşıdı.

Resmi olmayan ittifakta Saadet Partisi önemli bir rol oynadı.

Kentimizde de bir ittifak söz konusu oldu.

Saadet Partisi Dilovası’nda aday çıkardı.

İyi Parti ve CHP Dilovası’nı es geçti.

Topyekun mücadele ettiler.

Az bir oy farkı ile seçim kaybedildi.

Saadet Partisi umut vermeye başlamıştı ki Kocaeli teşkilatları kabuğuna çekildi.

Genel başkanın parlayan enerjisiyle yola devam etmek yerine gölgelerde kalmayı tercih ettiler.

*

Başiskele Belediye Başkan Adayı olan Zafer Mutlu il başkanı oldu.

Herkes partinin genel politikasının, enerjisinin Kocaeli’ye yansıyacağını düşündü.

Ancak beklenen olmadı.

Geçmişin hantal yapısı yeniden Saadet Partisi’ni esir aldı.

Saadet Partisi Kocaeli’de geçmişine öyle bir gömülmüş durumdaki göreve gelen gençler de geçmişleşiyor.

Hangi genç bir adım atmak istese geçmişin mezhabasına takılıp kalıyor.

Saadetli dinamik genç zihinler bu mezbahadan geçip ya siyaset sahnesinden elini ayağını çekiyor ya da geçmişin adamı olarak sesini çıkarmadan yoluna devam ediyor.

*

Saadet Partisi Kocaeli İl Teşkilatı cuma günleri basın toplantısı düzenlemekle yetiniyor.

Bir basın toplantısında onlarca konudan bahsedip canım açıklamayı çorbaya çeviriyor, hatır gönül ile gazetelerde birer haberle yer alıyorlar.

Partide yüzler gençleşiyor ancak zihniyet halen 10-15 yıl öncesinde kalmış durumda.

İzmit’te hiç yoklar.

İl binaları İzmit’te olmasa, gazetelerin gündemi genel olarak İzmit’ten ibaret olmasa 31 Mart’ta Ercan Dalkılıç’ı aday göstererek görece güçlendikleri Dilovası’na kendilerini kapatacaklar.

İlk ilçe kongrelerini Dilovası’nda yaptılar.

Yine gazetelerde birer haber olmaktan öteye geçemediler.

Genel başkan bile Kocaeli’nin gölgesinde kaldı.

Genel başkan Dilovası kongresine katılmasına rağmen enerjisi kente yansımadı.

*

Yeni siyasi partiler kuruluyor.

Siyasette oldukça kaygan bir zemin hakim.

Genel siyasette Saadet Partisi artık eski öcü görüntüsünde değil.

Gençler kucak açıyor.

Hazırlanan kampanyalar, videolar, basın açıklamaları beğeni topluyor.

Böylesi bir ortamda Kocaeli teşkilatının halen il binasına hapsettiği toplantılara, kapalı kapılar ardına tıkılması, kentte adından söz ettirememesi çok acı.

Bir zamanlar Saadet Partisi’nin kalesi olan Kocaeli, artık can parti adına can çekişir durumda.

Yeni bir durum şart.

Yeni bir anlayış şart.

Böyle giderse, Saadet Partisi ne kadar köklü olursa olsun, Kocaeli’de eskiden nasıl bir tabana sahip olursa olsun maalesef “Tabela partisi” olmaktan bir adım öteye gidemeyecek.

Kent siyasetinde “muhalif” bir partinin daha eksikliğini hissediyoruz.

İlerleyen günlerde, Saadet tamamen ringden düşerse bu hissimiz sadece eksiklik değil, acıyla da anılacak.

Yazık, çok yazık…

Not: Saadet Partisi Kocaeli İl Teşkilatı için bence halen geç kalınmış değil. Bir sona doğru gidiliyor ancak bu sonun gelişi durdurulabilir. “Saadet Partisi ne yapmalı?” kısa süre sonra onu da anlatacağım.